Türkiye’de kadın cinayetlerinin önüne geçilemiyor. Kadınlar boşanmak istemek, barışmayı reddetmek, evlenmeyi reddetmek, ilişkiyi reddetmek gibi “gerekçelerle” erkekler tarafından hayattan koparılıyor. Bununla birlikte son dönemde kamuoyuna yansıyan “yüksekten düşme” ile ölen kadınların sayısındaki artış da dikkat çekiyor. İspatlanması en zor olayların başında gelen “yüksekten düşme”ye bağlı ölümlerde deliller ise yeterince incelenmiyor.
Son şüpheli kadın ölümü haberi de Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinden geldi. 29 yaşındaki Gizem Kılınç, önceki gün ziyarete gittiği arkadaşı Timuçin A’nın 2. kattaki evinin balkonundan beton zemine düşerek yaşamını yitirdi. Polis, cinayet şüphesi üzerine Timuçin A’yı ve bir arkadaşını gözaltına aldı. İlk ifadelerinin ardından savcılığa sevk edilen iki kişi serbest bırakıldı.
İstanbul’da yaşayan 38 yaşındaki Fatma Duygu Özkan, 15 Ağustos’da Kadıköy’deki dört katlı bir binanın 4. katındaki dairenin penceresinden “düşerek” hayatını kaybetti. Olay sırasında evde olan avukat Doğan Can Gündüz, ifadesi alındıktan sonra bırakıldı. Gündüz, Emniyet’teki ilk ifadesinde Fatma Duygu Özkan’ı daha önceden tanımadığını söyledi. Ancak olayla ilgili yapılan çalışmalarda görgü tanıklarının, kadının bir erkek tarafından pencereden atıldığını söylemesi üzerine avukat Gündüz, tekrar gözaltına alındı. Gündüz, çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı.
Çanakkale’de de 39 yaşındaki Yeşim Demir birlikte olduğu erkek ile günbatımını izlerken uçurumdan düşerek şüpheli şekilde hayatını kaybetti.
‘PANDEMİ SÜRECİNDE ARTTI’
Kadın Cinayetlerini Durduracağı Platformu’nun temmuz ayı verilerine göre, temmuz ayında 25 kadın cinayeti gerçekleşti, 9 kadın ise şüpheli şekilde yaşamını yitirdi. Bu ay öldürülen kadınların 16’sı ateşli silahlarla, 5’i kesici aletlerle, 1’i darp edilerek 3’ü boğularak öldürüldü. Raporda, “Şüpheli bir şekilde ölü bulunan kadın sayısında pandemi süreciyle birlikte çok ciddi bir artış yaşanmaktadır” denildi.
